Bayezid-i Bistami bir gün, talebeleri ile birlikte, gâyet dar bir sokaktan geçiyorlardı. Hazret-i Bâyezîd, karşıdan bir köpeğin gelmekte olduğunu gördü ve geri çekilip köpeğe yol verdi. Talebelerinden birinin hatırına şöyle geldi: "İnsanoğlu hayvanlardan şereflidir. Hem bizim üstâdımız, Sultân-ül-Ârifîndir. Hem de etrâfındakiler onun, her biri çok kıymetli sâdık talebeleridir. Bütün bunlara rağmen, üstâdımız bu köpeğe yol vermesinin hikmeti acabâ nedir?" Bunun üzerine Bâyezîd buyurdu ki: "Şu köpek, hâl lisânı ile bana dedi ki; "Sana Sultân-ül Ârifîn olmak halini ve bana da köpeklik postunu giydirdiler. Bunun tersi de olabilirdi." Bunun üzerine ben ona yol verdim."
Her durumda rabbimize şükretmeliyiz. Bizi cansız bir maden veya molekül olarak yaratabilirdi. Bizi bitki olarak da yaratabilirdi. Onun kudreti açısından bir fark olmazdı. Bir hayvan olarak da yaratabilirdi. Ama bizi insan olarak yarattı. Hem bize islamiyet nimetini verdi. Bize düşen ise şükürdür.